Aslında standart bir ideal burun anlayışı yoktur. Toplumların sosyokültürel ve etnik yapısına göre ideal kavramı farklılıklar gösterebilir. Buna yaş ve cinsiyeti de eklemek gerekir. Dahası tarihsel süreç boyunca ideal veya güzel burun kavramı değişim göstermiştir. Her ne kadar standart bir ideal kavramı olmasa da doğadaki birçok canlıda ve insan bedeninde “altın oran” (1,618) denen oranlara yakın görüntüler güzel ve estetik olarak kabul edilir. Leonardo da Vinci (1452-1519) den beri vücudun ve yüzün ideal oranlarının birçoğu esasen altın orana uymaktadır.
Yüzümüz ve burnumuzda da altın oranlar vardır. Örneğin; Ağız genişliği ile burun genişliği, burun uzunluğu ile burun projeksiyonunun oranları altın orana denk gelir. İdeal bir yüzde; yüz yatay planda 3, dikey planda 5 eşit parçaya bölünür. Burnun yüzün diğer yapıları ile ve burnun kendi içinde ideal oranları vardır. Ameliyatta bu oranlar dikkate alınır. Kadında ve erkekte burnun diğer yüz yapıları ile açıları ve oranları farklılıklar gösterir. Örneğin; Nazofrontal (burun-alın) açı 115–130º, Nazolabial (burun-dudak) açı 90-120º dir. Bu açıların kadınlarda daha geniş erkeklerde daha dar olmaları uygundur. Sonuç olarak ideal burun; estetik olarak yüzün diğer kısımları ile uyum içinde ve doğal görünümlü, fonksiyonel olarak ise rahat nefes alan burundur.